Sitemizde aramak istediğiniz konuyu

Mini Banner

                                               "

Vefa Semti, İstanbul ve Vatanın Her Yerinden

Vefada Bir Türkistan Yerleşkesi, Nevşehirli İbrahim Paşa Cami


Damat İbrahim Paşa Camii
Kalenderhane Mahallesi, Dede Efendi Cadde­si'nde, köşede bulunan sebilin arkasında, Şehzade Camii'nin mihrap yönünün karşısında 4 numarada bulunmaktadır.
Cami, H.1132/M.1720'de Sultan III. Ahmed'in Sadrazamı Nevşehirli Damat İb­rahim Paşa tarafından yaptırılmıştır.
Hadika, bu camiin "Daru'l-Hadis Mes­cidi" adıyla tanındığını ve "Daru'l-Hadis"in dershanesi olduğunu yazar
Dış avlu kapısının sağında bulunan ca­mi, kare planlı ve tek kubbelidir. Kubbe, dıştan sekiz köşeli tanbur üzerinde yükse­lir. Yapı, taş ve tuğladan olup dış görünüşü sade ve orjinaldir. Kubbenin çapı 10 metre­dir. Camiin son cemaat yerinin önünde yerden 75 cm. yükseklikte 4 mermer kor­kulukla çevrili sütun boşlukları yer alır. Son cemaat yeri önde ye yanda dörder, ay­nalı tonozla örtülüdür. Bu aynalı tonozların içi kalem işleriyle süslüdür.
Camiye ahşap bir kapıdan girilir. Söve kısımları mermerdir ve kapının üzerinde, içten yuvarlak bir kemer vardır. Söve kısımlarında bulunan mermer üzerindeki yüksek kabartma süslemeleri döneminin eseridir ve oldukça nefistir.
Kapı sövesinin iç kısmında altın yal­dızlı mukarnaslar vardır. Fakat bu altın yaldızlar şimdi dökülmüş durumdadır. Ka­pının dış tarafındaki mermer kabartma­larda, vazodan fışkıran laleler, sümbüller, karanfiller ve yıldız çiçekleri bulunur. Ka­pının iki yanındaki pencereler dikdörtgen biçiminde olup düz atkılı demir parmaklı­dır ve içten kapakları vardır. Mihrap duva­rında mihrabın iki yanında sivri kemerli iki pencere vardır. Üstte ise yuvarlak tek pencere bulunmaktadır. Bu pencere dıştan mermer şebekelidir. Kapının karşısındaki duvarda iki pencere ile minareye çıkış ka­pısı yer alır. Taban, altıgen taşlarla döşen­miştir. Kubbeye geçiş tromplarla olur. Bu dilimli trompların altında mukarnaslı bir bölüm vardır. Bu mukarnaslar tüm kubbe çevresince devam eder. Kubbe trompları, pencere üstleri, mihrap, mihrabın yan ve üst kısımları, giriş kapısının üstü hep ka­lem işleriyle süslüdür.
Camiin mihrabı beşgendir. Kalem iş­leri ve mukarnaslarla süslü olan mihrabın üstünde, içi dilimli sivri bir kemer vardır. Dilimlerin içi kalem işleriyle doldurulmuş­tur. Mihrabın yanındaki çerçeveler içinde yine sümbül, lâle ve yıldız çiçekleri bulun­maktadır.
Giriş kapısı üzerinde, Camiin H. 1132' de yapıldığını gösteren bir kitabe bulun­maktadır.
Daha sonra yapılan tek şerefeli mina­renin tarihi belli değildir ve çok sadedir.
31X22 m. boyutlarındaki avlu munta­zam değildir. Ortasında şadırvan ve çevre­sinde Darul-Hadis odaları vardır. 

Şehzadebaşında Bir Hadis Okulu. 
Vefa'dan Şehzadebaşı’na çıkılan yolun sonundadır. Nevşehirli Damat İbrahim Paşa tarafından 1720’de yaptırılmıştır. Külliye; cami, medrese, sebil, kütüphane ve mezarlıktan meydana gelmektedir. Külliyenin kalem işi süslemeleri Lale Devri özelliklerini göstermektedir
Yapılar bir avlu içerisine dizilmiştir. Bunlar Damat İbrahim Paşa Darülhadisi olarak anılmaktadır. Taç kapının sağındaki oda, mescit işlevindedir.

Şadır­van, 
Şadır­van, son zamanlarda tamir görmüştür. Başlıkları baklavalı sekiz mermer sütunun üzeri sivri bir çatı ile örtülüdür. Hazne kıs­mı sekiz köşelidir ve mermerden yapılmış­tır. Musluğun iki yanında selvi motifleri görülür. Çatısı ahşaptır.

Avlu
Avlunun etrafındaki "Daru'l-Hadis" odaları 3.5x4 m. boyutlarında olup, üstleri kubbe ile örtülüdür. Burada toplam 13 oda bulunmaktadır. Bu odaların önünde revak kısmı yer alır. Sütunları mermer olan ve birbirine sivri kemerlerle bağlanan bu kıs­mın giriş kapısı karşısındaki bölümü cam ile avluya kapatılmış olup Türkistan Derneği'nce işgal edilmektedir.

Kütüphane "Daru'l Hadis"
Söz konusu "Daru'l-Hadis" odaların­dan birisi kütüphanedir. Meşhur Şair Ne­dim, bu kütüphanenin memurluğunu yap­mıştır. 15x17 m. boyutlarındaki kütüpha­nede, Damat İbrahim Paşa'nın vakfettiği kitaplar arasında tezhip ve minyatürle ilgi­li kitaplar da vardır. Daha sonra bu kitap­lar, Süleymaniye Kütüphanesine aktarıl­mıştır.
Kitaplık, mescidin karşısında, kare planlı kubbelidir. Güney ve batısı revaklıdır. Yapının kalem işi süslemeleri Lale Devri özellikleri göstermektedir. Medrese odaları avluyu U biçimi çevrelemektedir. Sekiz köşeli, mermer şadırvan barok süslemelidir.
Beş sütunlu sebil Lale Devri özelliğinde mukarnas, rumi, palmet ve kalem işi bezemelidir. Sebilin yanındaki sivri kemerli, mermer çeşme barok üsluptadır
Damat İbrahim Paşa Külliyesi Medresesi; İstanbul Suriçi Saraçhane Şehzadebaşı Caddesi ile Dede Efendi sokağı ve Darül Elhan sokakları arasında kalan yapı adasında 1720 tarihinde Nevşehirli Damat İbrahim Paşa tarafından yaptırılmıştır.
Nevşehirli Damat İbrahim Paşa 12 yıl boyunca ülkeyi hiç savaşa sokmadan yönetmiş bir devlet adamıdır. Bu külliye kendisi ve eşi olan Fatma Sultan tarafından yapılmıştır. Damat İbrahim Paşa’nın kabri külliyenin haziresindedir. İhata duvarı tuğla ve taştan meydana gelen almaşık malzeme ile inşa edilmiş olan Medrese yapısı, darülhadis olarak inşa edilmiştir.
Medresede 1793 tarihinde biri türbedar olarak 18 kişi eğitim görmekte idi. 1869 tarihinde ise 4 müderris 24 talebe bulunmakta idi. 1914 raporunda ise 42 öğrenci ile ilgili bir kayıt vardır.

Damat İbrahim Paşa Sebili
Damat Nevşehirli Damat İbrahim Paşa Sebili; İstanbul Suriçi Fatih Saraçhane’de Şehzadebaşı Caddesi ile Dede Efendi Caddesi’nin kesiştiği noktada 1719 yılında Damat Nevşehirli Damat İbrahim Paşa külliyesinin bir yapısı olarak inşa ettirilmiştir. 1719'da Sadrazam Nevşehirli İbrahim Paşa tarafından Şehzadebaşı'nda yaptırılan külliyenin yanındadır.
Külliyenin iki cadde arasındaki köşesinde beş pencereli, geniş saçaklı sebili yer alır. Kaideden itibaren zengin biçimde kabartmalarla süslenmiş sebilin ayrıca pencerelerinin üstünde bir yazı kuşağı dolaşır. Tarih manzumesinin son beytinde, “Reşîdâ müjde edip teşnegâna söyle târîhin / Sebîl-i ayn-ı İbrâhîm Pâşâ’dır için sahha” denilmektedir. Dış kapının yanındaki çeşme ise Râşid ve Tâib tarafından yazılmış iki ayrı manzum kitâbeye sahiptir. Râşid Efendi’nin dört beyitlik kitâbesindeki, “Zebân-ı lülesi der teşneye târîh için Râşid / Su iç bu çeşme-i Dâmâd İbrâhîm Pâşâ’dan” beyti yapılış tarihini verir. Uzun bir tarih manzumesi halindeki ikinci kitâbede bulunan tarih beytinde ise, “Zülâl-i birr ü ihsânından İbrâhîm Pâşâ’nın / İçip şâd eylen ervâh-ı ıtâş-ı ehl-i îmânı” denilmektedir. Klasik çeşmeler tipinde bir sivri kemerli nişten ibaret olmakla beraber iki yanında burmalı sütunçeler üzerinde kabartma süsleme görülür. Fakat tarihî bir eserin varlığını hiçe sayarak yapılan yanlış bir sokak düzenlemesi yüzünden çeşmenin ayna taşı ve sebilin eteği yola gömülmüştür.
Cephe özelikleri olarak mermerden inşa edilmiş olan sebil yapısının çeşme ile ortak ve geniş saçağı bulunmaktadır. Mukarnas başlıklı yarım sütunlarla ayrılan beş saçaklı sebilin pencerelerindeki baklava dövme demir şebekeler rozet ve en üst sıralarında bir sitilize lale motifiyle süslendirilmiştir. Sebil pencerelerinin karekteristik taş kemerlerle biten açıklarının üzerindeki geniş alınlar, ince bir mukarnas sırasıyla ikiye ayrılmış ve alttaki banda beyitler yazılmıştır. Avlunun kuzeybatı köşesinde yer alan sebil yapısı beşgen plan şemasına sahip yığma bir yapıdır.

Cami ve Külliye bir Türkistan Yerleşkesi. 
İçerisini gezerken bir kısmının Doğu Türkistan Kültür ve Dayanışma Derneği’ne kiralanmış olduğunu öğrendik. Cami ve Medresesinde Doğu Türkistan Vakfı faaliyet sürdürüyor. Vakfın, çeşitli ilmi araştırmalar yapması için burada yerleştirildiği söylense de genellikle Türkistan halkının buluştuğu, Türkistan'ın zulümden kurtulması için faaliyetlerde bulunduğu, Türkistanlı öğrencilerin barınma ihtiyacını karşıladığı söyleniyor. Vakfın açıklamasında "Doğu Türkistan’da yaşanmakta olan zulmü dünya kamuoyuna duyurmak ve kültürel, sosyal, tarihi, ekonomik ve diğer yönleri ile araştırılmasına ve tanıtılmasına çalışmaktır. Doğu Türkistan’da yaşanmakta olan zulmü dünya kamuoyuna duyurmak ve kültürel, sosyal, tarihi, ekonomik ve diğer yönleri ile araştırılmasına ve tanıtılmasına çalışmaktır. denilmektedir.
Bahçede kurulu afişlerde yapılan zulümler yer alırken, küçük çapta bir lokantada Doğu Türkistan yemekleri satılmaktadır.

Mezarlık
Nevşehirli Damat İbrahim Paşanın mezarı külliyesinin hazire kısmındadır. Aynı hazîrede oğlu Damat Mehmet Paşa ile aynı soydan Küçük Mustafa Paşa’nın da kabirleri bulunmaktadır.

Kaynaklar
1.Hadika. c.I, s. 41;Cami hakkında bilgi için bkz.İbrahim Paşa Camii, Türk Ansiklopedisi (Semavi Eyice tarafından yazılmıştır).

Damat İbrahim Paşa Camii ve Külliyesi hakkında Detaylı bilgilere buradan ulaşabilirsiniz




















Vefa Damat İbrahim Paşa Sebili 
Vefa Damat İbrahim Paşa Sebili









Damat İbrahim Paşa Sebili ve hemen yanında görünen türbe ise Derviş Osman Baba türbesi. Türbenin olduğu yerdeki bir ağaç kovduğunda yaşadığı rivayet edilen Osman Baba'nın türbesi tramvay geçeceği için 1900'lü yılların başlarında nakledilmiş. Nakledilen türbe İstanbul'un ortası olarak kabul edilen yeşil direğin hemen arkasında, Şehzade Mehmet Camii haziresinde duruyor. (hayalleme.com)









vefa semti, istanbul, turizm, seyahat, geziyorum

Yorum Gönder

0 Yorumlar
*Yorumlar Editör tarafından incelenmekte olup, spam mesajlar dikkate alınmaz. Engellenir.*